2 Şubat 2012 Perşembe

Olasılıksız Olan Tek Şey

Olasılıksız, pek bilinen ama benim okumakta epeyce geç kaldığım ve sonrada kendi kendime bunca zaman okumadığım için hayıflandığım kitap. Bir solukta bitince öncelikle yazara hayran kaldım. İnsan nasıl bir donanımla böyle bir kitabı kurgular, bunu yazmış olmak nasıl bir duygudur diye geçirdim içimden.
Çevremde kitabı yarım bıraktığını söyleyenlere şaşkın bakışlar atmış olsam da, bu kitabı sevmek sanırım biraz da bilime aşina olmayı gerektiriyor.
Her şey bitip de şöyle düşünmeye başlayınca, düşüncelerim karşısında dehşete düştüm önce. Hiçbir şey ne olasılıksız ve ne de tesadüf değil. Bu kısacık cümlenin içi o kadar dolu ki.
Hani yolda yürürken çarpıştığımız bir insan, ya da kalabalık diye binmediğimiz bir otobüs, çokça yakınılsa da yolda kalan metrobüs, yağan kar yüzünden ertelenen işler, karda takarım diye arabaya zincir almak için girdiğin benzin istasyonunda oyalanma süren, şimdi her şeyi bırakmış bu yazıyı okuyor olmak... Kısaca tüm bunlar ve günlük rutin içinde yaptığımız her şey bizi ve çevremizdeki her şeyi zincirleme olarak etkileyecek olaylar silsilesi ve hepsinin oluşu binlerce olasılıktan sadece biri.
Başımıza gelen ya da o an yaptığımız her şey belki çok ama çok düşük bir olasılıkla gerçekleşecek bir başka şeyin tetikçisi ve bazen imkânsız sanılan şeylerin bile. O an bir şeyi birinin yerine yapmak ya da bıraktığın bir sırayı alan başka birinin o an yapacağı diğer şeyi yapmayacak olması ve o yapmayacağı şey yüzünden bir başkasının yapacağı şeyin yapılamaması vs. Altı üstü o gün için iptal ettiğin bir doktor randevusu mesela, senin ve o gün o randevuya talip olacak olanın yapacağı şeyleri ne çok değiştirmez mi? Zaten yolda yürürken bir inşaattan başına düşen tuğla sonucu ölen bir insanı düşündüğümüzde, tuğlanın düşüşüyle o insanın oradan tam olarak o saniye hatta salise içinde geçiyor olması da pek garip bir olasılık değil mi?
Herkesin tek tek yaptığı tüm eylemlerle ve tüm tercihlerle çevresindekileri de etkilediğini ve bu etkileyişin her birey için tek tek geçerli olduğunu düşününce; herkesin yaptığı her şeyin birbiriyle ne kadar bağlantılı olduğunu ve iç içe geçmiş bunca etkileşimi hep beraber kimi zaman düşünerek ve fark ederek, kimi zaman da tamamen spontane ve düşünmeden gerçekleştirdiğimizi bilmek tüyler ürpertici değil mi?
Bunca birbirine bağlı, sürekli devam eden ve her an değişebilen olaylar sonucu bir kaos çıkmaması bence olasılıksız olan tek şey.
İşte tüm bu çok ama çok karmaşık olan ama çok da düzenli yürüyen sistemin bir tesadüften ibaret olmasının düşünülemezliği sonucunda, evet diyor insan mutlak bir güç ve irade var; kaosu engelleyen ve bu garip sistemi yöneten.
Kısaca, yeniden inandım ve yeniden şükrettim başıboş olmadığımıza, aksi halde delirmek işten değil.

4 yorum:

eviminnuru dedi ki...

birinde ödinç aldığım ve hemen okuyamayıp sırf ayıp olmasın diye kitabn içine gömülmüşken geri vermek zorunda kaldığım bir kitap:)
körolasıca kitapçım da beni oyalayıp duruyor getiremedi bir türlü

argos dedi ki...

Kızım yok, üç oğlum var, blog ismi ilgimi çekti, önce bir tane okudum, sonra bir tane, bir tane daha... vaktim olsa yazıların çoğunu hatmedebilirdim, yavaş yavaş yapacağım bunu sanırım, çünkü yazılarınız felsefe yazıları değil ama felsefi, edebiyat için yazılmamış ama edebi, aykırı konular gibi duruyor ama hepsi güncel ve an be an yaşanılanlar. Kısaca bir blog keşfettim. Kaleminize kuvvet.

Ben Kızımın Delisiyim dedi ki...

Eviminnuru; mutlaka bulup okumalısın;)

Argıs; çok teşekkür ederim memnun oldum:)

neslinameblog.blogspot.com dedi ki...

Dualarımız bu gece eksik olmasın, kalplerimiz imanla dolsun.Gül bahçesine girenler gül olmasalar da gül kokarlar. Kainatin en güzel gülünün kokusunun üzerinizde olması temennisiyle.
Mevlüt Kandili Mübarek Olsun Canim.