26 Eylül 2011 Pazartesi

6.Hafta: Uzaklıklar Uzak Değil

Bundan sonra hamileliğimi hafta hafta yazmanın daha düzenli olacağına karar verdim.
Doktor bir insanın hayatında çok önemlidir. Kendini her şekilde güvenerek emanet edebileceğin, emin olabileceğin bir doktor. Ben ilk hamileliğimde, ilk doktorumla ciddi sorunlar yaşamıştım. Normal ve olabildiğince doğal doğum yapma isteğime karşılık “o zaman hiç hastaneye gelme sen, EVDE DOĞUR!” cümlesini duyduğum an uzaklaşmıştım odasından, tam 20 haftalıkken.

22 Eylül 2011 Perşembe

5.Hafta: Kilo mu Alıyorum?

Bu sıralar oldukça yoğun bir tempodayım. Bir yandan okula gidip geliyorum, kızımı kayınvalideme bırakıp gitmenin hüznünü yaşıyorum ve bir yandan deli gibi uykusuzluk çekiyorum.
O kadar uykum oluyor ki, okulda bile boşluk bulunca hemen dinlenme odasına geçip biraz kestiriyorum. Zaten kestirebildiğim tek yer orası oluyor çünkü kızımla beraberken kestirmem mümkün olmuyor.
Hamileyim ben diye kısıtlamıyorum pek hareketlerimi zaten kısıtlayamam da, kızımı hiç çekinmeden kucağıma alıyorum, hopluyoruz, zıplıyoruz, oynuyoruz. Yalnız eğer 3 saat geçmiş ve ben bir şey yememişsem hemen halsizleşiyorum, başım dönüyor, kan şekerim düşüyor. Bu yüzden 3 saatte bir yemek yeme halindeyim ama öyle az az sık sık kuralını da uygulayamıyorum çünkü sık sık epey acıkıyorum.

19 Eylül 2011 Pazartesi

Umurumda Değil

Hiç kimsenin kahrını çekemem, hiç kimsenin lafını da ve hatta nazını da… Kısaca hiç kimsenin hiç bir şeyini çekemem ben bu saatten sonra.
Çok sesli kızamam artık hiç kimseye, küsmekle de vakit kaybedemem. Kimseye değer vermediğimden değil bu ama hani “şurama kadar geldi yeter!” diye bir şey yok artık çünkü hep şuramda zaten, hep limitlerin zorlandığı noktada.
Hayat senden öyle büyük bir şey aldıysa, hayat senin dününle bugününün arasına kalın bir çizgi çektiyse başka türlü olamıyorsun zaten.

18 Eylül 2011 Pazar

Anne Merhamettir...

Annemi hastalığını öğrendikten 27 ay sonra kaybettik. O 27 ayın her anı aklımda benim, bugün her bir ay yaşanan sıkıntıyı, acıyı, mutluluğu an be an hatırlıyorum. Bir gün diyorum yazsam baştan sona… Ama şimdi değil… Çünkü her anı derinlemesine hatırlayıp yazacak kadar güçlü değilim şuan. Belki de hiç olmayacak o güç.
Annem… Hastalığının teşhisinden 7 ay sonra ameliyat olabildi. Ve o 7 aydan sonra tam 1 yıl aramızda hastalığına göre çok daha sağlıklı yaşadı. Ameliyattan sonra o kadar dikkat etti ki kendine, o kadar sağlıklı beslendi ki… Oysa her şey için çok geçti artık.

16 Eylül 2011 Cuma

Nurturia Mimi

NURTURİA;  bağımlısı olduğum, girmediğim zamanlar kendimde eksiklik hissettiğim ve çok sevdiğim harika bir site. Bu konuda oluşturulan mimi cevaplamayı hemen istedim.
Kafama takılan her türlü soru ve soruna anında cevap bulabildiğim için ve kızımı büyütürken en büyük başvuru kaynağım olduğu için ÇOK SEVİYORUM.
HİÇ SEVMİYORUM diyebileceğim bir şey bulamıyorum.

15 Eylül 2011 Perşembe

4. Hafta

Sanırım ben bu hamileliğimde bırakın hafta hafta kimi zaman gün gün bile yazacağım anılarımı.
Doktordan kan testi sonuçlarını pozitif almanın rahatlığıyla daha da iyiyim. Yalnız bende biraz kansızlık varmış, onu da şimdilik kan yapıcı şeyleri bol yiyerek gidermeye çalışacağım. Tabi yiyebilirsem.
İştahımı kaybetmiş durumdayım. Nurefşan’da belirtiler başladığında şöyle bir 6 hafta olmuştu diye hatırlıyorum ama bu defa bende belirtiler çok erken başladı. Ağızda metalik tat olması diye bir belirti vardır mesela ben bunun nasıl bir şey olduğunu bilmezdim. Ama şuan gayet iyi biliyorum berbat bir şey.

13 Eylül 2011 Salı

Çift Çizgi

Bazı insanlar vardır ki ben onlara aslında hayranımdır, bir şeyi içlerinde tutar tutar hiç kimseciklere söylemezler. Yani o şeyi söylememek için karar verdilerse o şey söylenmez.
Ama yok işte bende yok bu. Yani bir şey varsa illa söylemem lazım, çatlarım içimde büyür büyür patlarım yani. Bu bir kırgınlık olabilir, yeni bir haber olabilir vs. ama bahsettiğim şey tabi ki sır değil.
Nurefşan’a hamile olduğumu öğrendiğimde de dedim ki, birkaç hafta geçsin şöyle doktor kontrollerine gidelim öyle haber veririz herkese ama nerde. Tabi ki öğrenir öğrenmez dayanamayıp herkese duyurmuştum daha doğrusu ailede bir kişiye söylemek herkese söylemek anlamına geldiği için herkes duymuştu.

9 Eylül 2011 Cuma

İnternet Bağımlısı Anneyim

Son birkaç gündür TTNET müşteri hizmetleriyle büyük bir mücadele içindeyim. İnternetim bozuldu ve 6 gün sonunda düzeldi. Bu süre zarfında ortalama 15 müşteri hizmetleri görevlisiyle konuşmuşumdur ve ilk başlarda derdimi 1 dk. da anlatırken sonlara doğru 15 saniyede anlatabilir hale gelmiştim.

1 Eylül 2011 Perşembe

Kızım Sen Annesin A-N-N-E!

Başlıktaki sözler tamamen kendime ve hala hayatı ikiye bölen çocuktan önce-çocuktan sonra dönemine olan isyankar tavırlarıma.
Kendime kızıyorum artık, hala kabullenemeyişime ve hala “hadi eski günlerdeki gibi” diye başlayan ve hiçbir zaman “aynı eski günlerdeki gibiydi” diye tamamlayamadığım cümlelerime.