18 Haziran 2012 Pazartesi

Zor iş.!


Sitenin Cafe’sinde oturmuş buz gibi bir limonata siparişi vermişim. Önümde bilgisayarım açık, oğlum yanımda pusetinde uyuyor. Ara sıra uyanır gibi oluyor ama puseti sol elimle ileri geri itmek suretiyle sallayıp yeniden uyutuyorum. Kızım evde öğle uykusunda ve yanında kayınvalidem var. Bu arada kayınvalidem de benim günlerdir harap olan evime bir yandan el atmaya çalışıyor.

Keyfim pek bir iyi görünüyor dimi oradan? Peki buraya gelene kadar neler yaşadım bir de onu sorgulayalım. Önce ben iki çocuğuma da tek başıma bakarım, hem kayınvalideme de yük olmak istemem, eşi ve bir oğlu daha var dedim. İlk günler çok iyiydik, idare ediyordum bir şekilde. Evle ilgilenemesem de çocuklarla ilgileniyordum ama öyle devam etmedi. Oğlum oldukça gaz problemi olan ve uyumayı sevmeyen bir bebek ne yazık ki. Bazen gündüz 15 dakikalık birkaç kestirmeyle hiç uyumadığı oluyor ve üstelik geri kalan zamanlarında bol bol ağlayarak vaktini emerek geçirmeye çalışıyor. Birkaç emzik denemesinden sonra en son bir emziği başarıyla emdi ancak uyanık emzik olayına pek sıcak bakmıyor. Adı üstünde yalancı emzik ama bizimki yalanı pek sevmeyen cinsten çıktı.

Zamanla oğlumla kızım arasında sıkışıp imdat diye bağırmaya başladım. Kızımla daha az ilgilenebilir hale gelince de hafiften bunalıma girdim. Bir de sürekli emmek isteyen bir bebek oldukça yıpratıcı oluyor, hadi tek olsa katlanayım ama tek değil. Emzirmek gerçekten çok değerli, çok önemli ve aynı zamanda emek isteyen bir işmiş. Kızımda yaşayamadığım için oğlumda yaşamak adına çok dua ettim. Böylesi fedakarlık gerektirdiğini bilmiyordum, öğrendim. Cennet boşuna anaların ayakları altında değil bir kez daha anladım.

Artık iyice bunalmış çok fazla ağlak bir hale gelince, tek başıma kahramanlık yapmanın gereği olmadığını ve bunun da kahramanlıktan çok mazoşistlik olduğunu görüp canım kayınvalideme “Gelir misin?” dedim. O da sağolsun hemen geldi. İşte böyle, kayınvalidem gelir gelmez içimdeki tarif edilmez rahatlığı anlatamam.

Sabahtan beri uyumayıp, ya emen, ya k.ka yapan, ya da 15 dk. durup ağlayan, arada bir kestiren oğlumu kızım uyur uyumaz bir umutla çıkardım dışarı. Nitekim işe de yaradı yalnız yazım burada biterken Cafe’de olmadığımı söylemek isterim. Müzik sesinden rahatsız olan oğlum mızırdanmaya başlayınca pipetle başlayan limonata maceram yarım bardağı bir dikişte içip oradan uzaklaşmak zorunda kalışımla sonlandı. Havuz başında su sesleriyle uyuyor şimdi ve bende bir bankta otururken koyuyorum son noktayı.

Bu yazının ana fikri nedir dememe gerek yok sanırım, iki çocuk yardımsız olmaz!!! Olursa da birine kesin yazık olur ama anneye mi, çocuklara mı, annenin vahim psikolojisi altında ne yapacağını şaşıran babaya mı yoksa hepsine birden mi o değişir herhalde. Benim cevabım; hepsine birden.

13 yorum:

ÇokBilmiş dedi ki...

Her hamilelikte yaşanıyor sanırım o "Ben tek başıma da idare edebilirim" cengaverliği :)
Ben ki 31 sene münzevi hayatı sürmüş insanım, ancak doğumdan sonra anladım kadınların neden erkeklerden daha "sosyal" varlıklar olduğunu, neden etraflarında "başka kadınlar"dan oluşan bir sosyal ağ kurmaya ihtiyaç hissettiklerini...

Seyhan dedi ki...

ama bende moral çöktü şimdi ya :(

ayak izleri-sevgi dedi ki...

çok iyi yapmışsın kayınvalideni çağırmakla.. en azından birazcık nefes alırsın.. küçük adam biraz büyüyüne kadar sadece..sabır..

Sitare dedi ki...

ben o yazık olan annelerdenim ve belki oğlum da arada kaynayangillerden:(
öyle zor ki sevde öyle zor ki!
bazen sadece el açıp Allahım nolur merhamet et bana diyerek ve ağlayarak dua eder oluyorum:(((

Mucit Anne dedi ki...

Bak yine de şanslısın. Bir alo demen yeterli olmuş kayinvalidene. Benim kayınvalidem hayatta değil ama çok şükür annem var. Her derdime yetişiyor.

Limonataya pipetle başladın sonra diktin hı? :))

Sevgiler...

cuckan dedi ki...

canımcım, herşeyiyle kolaylıklar dilerim, zaman...herşeyin çözümü zaman...bebeğini vücudunda taşıman gaz sancısı çeken bebeklerde faydalı olaiblir. Çok d abastırdı sıcaklar ama kışa devam ederse, iki bebekle baş etmek adına minii sling ile vücuduna takabilirsin belki. Ben keşke daha önce bilseymişim barlığını da gaz döneminde kollarım kopmasaymış diye çok hayıflandım doğrusu...öperim hepinizi...

Adsız dedi ki...

Ben de ilk hafta "kendim yapabilirim" havalarina girmistim. Tek bebekle bile derbeder olmustum:)) Biz de cocukluk yapiyoruz bazen galiba:)))

Ülkü dedi ki...

Canım ya kıyamam sık dişini ama bilmem kaç sene :) sen halledersin biliyorum ;)

Ben Kızımın Delisiyim dedi ki...

Çokbilmiş; güzel tespit:)

Seyhan; moralin çökmesin de gerçekler acıdır;) seninkilerin yaş farkı daha uygun ama benimkinin ikisi de bebek o yüzden böyleyim. Neyse ikinci çocuğu bekleyenler ya da niyet edenler bu blogu okumasın diye bir yazı yazayım ben en iyisi hiç umud vaad etmiyorum;)

Sevgi; büyüecek dimi sabır:(

Sitare Sevgi; sen böyle yazınca ben şikayet ettiğim için kendimden utanıyorum Allah kolaylık versin canım.

Hanhildem; :)) tabi birden dikince boğazım da yandı:)

Cuckan; babasling kullanıyorum ilk günler pek memnunduk içine koyup takılıyordum ama şimdi uyandı hiç dara gelemiyor küçük bey:)

Görkem; hem de ne çocukluk:)

Ülkü; halletmekten başka çare yok ki hani deveyi gütme ya da diyardan gitme gibi seçeneklerim de yok nereye gidicem nereye;)))

Ülkü dedi ki...

Gidemez kii :))

Adsız dedi ki...

Çok benzer durumda olan ben, şu sıralar sırf bu sebepten "memlekete mi taşınsak?" diye karar vermek üzereyim...

Şu an annem ve kardeşim yanımda, eşim de çok yardımcı, bu sebepten lay lay lom şu an iki çocuk!:) Fakat evde kısa süre bile tek kalınca anlıyorum ki iki üç günde bir insanların yardımına ihtiyacım olacak...

Benim büyük kızım senin oğlun gibiydi, hamdolsun küçük kızım nispeten daha uyumlu... Yenidoğan bebekler günde şu kadar uyur, şu kadar emer, gazı şöyle çıkar gibi şeyler ilk kızımda hiiiç uymamıştı, şu an genelemelere uygun bir bebeğim diyebilirim!:)

İnsan kendine benzer hayatlar okuyunca sanırım biraz daha motive olup gülümsüyor...

Çok konuştum/yazdım. Allah hepimize kolaylık versin.

Adsız dedi ki...

Merhaba,

Blogunuza tesadüfen uğradım.

Geçmiş yazıları okuduğumda da erken doğum yaptığınızı öğrendim.
Bebeğinizin ilk bir kaç haftası küvöz ve yoğun bakımda geçtiği için gözleri ile ilgili olarak damlalı göz dibi muayenesi ve işitme testi yaptırmanızı hatırlatmak istedim, hastanede her zaman bu konularda uyarmıyorlar.

İki evladınızı da güle güle, sağlıkla ve kolaylıkla büyütün.

Ben Kızımın Delisiyim dedi ki...

Adsız ; çok düşüncelisiniz teşekkür ederim her iki muayeneyi de yaptırdık herhangi bir problem yok çok şükür.