13 Ağustos 2011 Cumartesi

Sen Açlıktan Ölürken Bana Tokluktan Ağırlık Çöktü

Son zamanlarda gündemdeki konu Somali.
Ben henüz tam olarak yayınlanan görüntüleri izlemeyi başaramasam da, küçücük bir karede gözümü kaçıracak yer arasam da ve orada yaşananlardan bahsedilirken hayal etmekte zorlansam da gerçek işte hem de hepimizin gözü önünde yaşanan bir gerçek.
Sorguluyorum… Somali zaten yeteri kadar sorgulanıyor da ben kendimi sorguluyorum. Bir annenin evladını açlıktan kaybedişinin nasıl bir duygu olabileceğine dair tahmin yürütmekte zorlanıyorum ve hiç kimsenin de bunu tahmin edebileceğine inanmıyorum.
Ben kızının her öğünde yediği besin değerlerini hesaplayan anne..
Ben kızı bir öğünde az yese içi içini yiyen, üzülüp büzülen, neden yemedi acabaları sorgulayan anne..
Ben 3 günde bir babasına işten gelirken kızına alması için özel siparişler veren anne..
Ben bugün kızıma şunu da alayım da gelişimine katkı sağlasın diyen ve kimi zaman olmasa da olur şeyleri alan anne..
Ben bugün kızının odasına asacağı perdenin renginin derdine düşmüş anne..
Ben kızım için ne yapsam diye düşünmüş, blog açmış ve başlarken bu kadar yazmayı bile hayal etmemiş ama ışığı kızından almış, elinin altında bilgisayar internette takılan, araştıran, bilen anne..
Ben bebeği uyumayınca dertlenen, düzeni bozulunca dertlenen, yemeyince dertlenen, ota oka dertlenen anne..
Ben… Ben kendi adıma tüm bunları düşünüp utandım kendimden…
İşte ben bilemem o yüzden, bir annenin evladını açlıktan kaybetmesinin nasıl bir duygu olacağına akıl sır erdiremem…
Tüm bunların sonunda bir başkasının nimetsizliğine karşı benim önümde, arkamda, sağımda, solumda olan onca nimete nasıl şükredebilirim? Ben bunun şükrünü nasıl veririm ve ben bu karşıtlığın hesabını nasıl öderim? Sadece kader işte deyip geçebilir miyim? Birilerinin açlığı ölümle sonlanırken ben tokluğumla nasıl huzurlu olabilirim?
Somali’li olmamanın şükrü nedir?
Sadece yiyip içebildiklerimizin bile şükrü nedir?
Söyler misiniz açlıktan ölmek bir yana tokluktan çöken ağırlığın hesabı nedir?
Bu farkın ve bunca şükürsüzlüğümüzün bedeli nedir?
Hadi dahasını hep dahasını istemeye devam edelim…

3 yorum:

otuzundansonra dedi ki...

Kesinlikle sana katılıyorum ,evet Somali'yi gözmezden gelmek İnsan yapan vasıflardan yani merhamet duygusundan da vazgeçmektit

Unknown dedi ki...

Bugün haberlerde izledim.kadın dört yaşındaki çocuğunu bitkin düştü diye bırakmış...Nasıl bir durumdalar ki kendi canını bırakıp evladından vazgeçip yollarına devam ediyorlar hayal bile edemiyorum...Çok zorr durumları çok zor ..Avrupa ve emperyalist ülkeler utansın , bu onların eseri çünkü :(

Nil dedi ki...

ben izleyemiyorum okuyamıyorum. yazıklar olsun bütün kapitalist ülkelere. 21. yy da açlıktan ölmeler, savaşlar, katliamlar, soykırımlar .. kıyamet kopacak sanırım.yakındır