22 Kasım 2011 Salı

Doğum Bilinci

Bu sıralar hamilelikle beraber yeniden gündemime girdi doğum konusu. Doğum, her kadının yaşamayı hak edeceği kadar mucizevi bir olay. İlk doğumumun ardından sadece bu mucizeyi tekrar yaşayabilmek için yeniden hamile kalabilmeyi dilemiştim. Doğumumda ki o duygular öyle bir yer etmişti ki belleğimde, hatırladıkça yüzüme tatlı bir gülümseyiş yayılıyordu. Hatta şimdi, kendime itiraf ediyorum ki ikinci bir bebek konusunda bu kadar aceleci oluşumun altında hafiften bu sebep de yatıyor.
Peki nedir aslında çok da kolay olmayan bu doğum olayını yeniden yaşamaya beni böylesi heveslendiren? Bende her kadın gibi doğum denen olayın zor yanını yaşadım elbette ama sanırım işin sırrı doğumumu beklerken her şeye hazırlıklı ve bilinçli oluşumda saklı.
Annelik serüveninin başlangıcıdır doğum. Türkiye’de şartların böylesi iyileştirilmediği, özel hastane kavramının yaygın olmadığı zamanlarda doğum şartları da çok farklıydı. Tek başına sancı odasına terk edilip, ilgiden ve hatta kimi zaman muayene sırasında bile iki kelamdan yoksun bırakılan, doğum sırasında yanında bir yakınının bulunmasına izin verilmeyen, psikolojik olarak daha doğumun başlangıcında kendini yalnız ve çaresiz hisseden anneler çoğunluktaydı o zaman. Anne-bebek dostu hastane kavramı olsun, doğum eğitimleri-doğuma hazırlık kursları olsun, anne-bebek bağının henüz doğum anında kuvvetlenmesi için emzirmenin kısa sürede sağlanması olsun ve hatta bebeğin bebek odasında değil de herhangi bir problem yoksa annenin odasında bulunması olsun günümüzle birlikte gelen kavramlar.
Sırf bu yüzden rahmetli annem beni hastanede doğurmasına rağmen erkek kardeşimi evde ve yanında sevdiği tüm dostlarıyla beraber doğurduğunu anlatırdı. Hastanedeki doğumu sonrası ciddi bir bunalıma giren annem, evdeki doğumunda ise kendini inanılmaz mutlu ve zinde hissettiğini söylerdi.
Günümüzdeyse şartlar o kadar değişti ki, her ne kadar anlattığım şekilde doğumlar hala yaşanıyor olsa da, anne-bebek dostu hastane kavramı büyük bir hızla yayılmakta. Annelerin doğuma yönelik istekleri ciddiye alınmakta ve bu istekler doğrultusunda kendini psikolojik olarak mutlu ve huzurlu hisseden ve hatta doğum anındaki “acı”yı değil “eşsiz duyguları” yaşamaya odaklanan anne sayısı hızla artmakta.
İşte bende çok iyi şartlarda, büyük bir heyecan ve keyifle, her anın tadını çıkararak, yanımda sevdiklerimle yaşamıştım kızımın doğumunu. Sadece doğum mucizesine odaklanmıştım ve tam da bu yüzden doğuma dair hatırladığım tek şey bir kadının defalarca yaşasa da doyamayacağı kadar müthiş dakikalar.
Ne yazık ki, çevremde bu bakış açısına sahip olmayan, doğumunu yapacağı ortamı ve şartları araştırmayan, nasıl bir yerde ne yaşayacağını sorgulamayan ve hatta son aylar geldikçe doğumdan deli gibi korkup kaçacak delik arayan pek çok kadına rastlıyorum ve bu da beni oldukça üzüyor.
Böyle bir bilince sahip olmayanların en zor yanıysa, ben bir şeyler anlatırken anlamamaktan yana tavır sergilemeleri. Daha doğrusu; ne diyor şimdi bu kız, niye böyle kafa karıştırıcı şeyler anlatıyor, Türkçe mi konuşuyor bakışlarına maruz kalışım.
Aslında doğum tercihlerinin, kaliteli şartlarda, uygun koşullarda, saygı ve güvenin tam olduğu ve kadına kendisini özel hissettirecek şekilde gerçekleşebilmesinin de hala belli bir maddi imkana bağlı olduğu ülkemiz için bir gerçek.
O yüzden çok genel gibi dursa da hala kat edilmesi gereken uzun yollar var. Bilinçlenmesi, yaşayacaklarının farkında olması, seçim yapmayı öğrenmesi gereken çok fazla kadın var. Şimdilik, sosyal medyada sesi yükselen, bu konulara eğilen bilinçli anneler sayılacak kadar az olsa da gelecekten umutluyum. Bir gün kadınlarımız bilinçlenecek(!) buna inancım tam, sadece o gün için çok çalışmamız lazım.

3 yorum:

Sitare dedi ki...

güzel keyifli bir doğum süreci yaşamışsın ki böyle keyifli yazmışsın ah bir de bana sor oğlumu doğururken ne ızdıraplar yaşadım.neyse 10 öncesiyle şimdi şartlar çok farklı.acaba ben de 3 lesem mi:)

Ben Kızımın Delisiyim dedi ki...

Bence hiç durma Sevgi;)

Asahhara dedi ki...

Çok güzel bir konuyu kaleme almışsınız. Öncelikle tebrik ediyorum. Benim de kızımın doğumundan hafızamda kalan anılar hep anne olmanın güzelliğine ve o mucizevi olayı yaşamının mükemmelliğine dair duygulardır. Anne olmak muhteşem bir duygu.

Rabbim isteyen herkese nasip etsin..